2016 yılında şebeke yatırımlarının yanı sıra teknoloji, Ar-Ge ve müşteri memnuniyetine yönelik yatırımlar da yapan YEDAŞ, özellikle kesinti sürelerini kısaltma konusunda iddialı. YEDAŞ Genel Müdürü Rıdvan Aktürk, “2020 yılı sonuna kadar yapacağımız SCADA/DMS sistemi genişletme yatırımları ile şebekeye uzaktan erişim oranını %80’e yükselterek kesinti süresini %40 oranında azaltmayı hedefliyoruz” dedi.
YEDAŞ 2016 yılına hangi başarıları sığdırdı? Hayata geçirdiğiniz projelerden söz eder misiniz?
Müşterilerimize günümüz modern işletmecilik anlayışıyla güler yüzlü, adil, kusursuz ve zamanında hizmet sunmak amacıyla 2016 yılında şebeke yatırımlarının yanı sıra teknoloji, Ar-Ge ve müşteri memnuniyetine yönelik yatırımlar da yaptık. 2011 yılından bu yana, nüfusun ve sanayinin yoğun olduğu şehir şebekesini iyileştirmek amacıyla %84’lük bir yatırım gerçekleştirdik. 2016 ve sonrasında ise özellikle kırsal bölgeye yönelik yatırım gerçekleştirdik. Bu yıl planladığımız yatırımların %66’sını kırsal şebekeyi iyileştirmek için ayırdık. Şebeke altyapısını yenilemenin yanı sıra, teknoloji, yazılım ve donanım yatırımları yapıyoruz.
Akıllı Ölçü Devreleri ve Şebeke Yönetim Sistemi kapsamında 10 bin dağıtım trafosu ve sokak aydınlatmasına uzaktan bağlanabiliyoruz. Bu projenin olumlu yansımalarını da sahadan almaya başladık. Gün ışığından daha fazla faydalanmak amacıyla yaz saati uygulamasına devam edilmesi kararının ardından, geçmiş döneme göre programlanan sokak aydınlatmalarına uzaktan erişim sağladık. Faaliyet bölgemizde fark yaratarak, sokak lambalarını devam eden saat uygulamalarına göre programlayarak sokakların zamanında aydınlanmasını sağladık. Daha geniş bir bölgede dağıtım trafosuna ve sokak aydınlatmalarına uzaktan bağlanmak amacıyla çalışmalarımıza devam ediyoruz.
SCADA/DMS, GIS, OSOS ve ISU sistemleri ile akıllı şebeke alt yapısında ulaştığımız yeterlilik sayesinde, Ar-Ge ekibimiz tarafından geliştirilen ve Amerika Kalkınma Ajansı tarafından 550.000 USD destek almaya hak kazandığımız USTDA projesinin ilk fazını tamamladık. Enerji nakil hatlarını besleyen 1437 adet fiderde SCADA/DMS sisteminin kurulumunu gerçekleştirdik. Şebekenin tümünü kapsayacak şekilde genişletilmesini sağlamak amacıyla orta ve uzun dönemde ilave edilecek dağıtım merkezleri ve yapılacak yatırımları planladık.
“Değer, Dayanışma, Dönüşüm” sloganı ile çıktığımız başarı yolunda dijital dönüşüme büyük önem veriyoruz. 7 milyon USD proje maliyeti ile GE Power on Fusion SCADA/DMS sistemi kurmakla beraber, 2016 yılında bu alanda yaptığımız uygulamalar ve çalışmalarımızla dünyada dijital dönüşümün lideri konumunda yer alan GE Digital Energy şirketi tarafından “En İyi Kullanıcı Ödülü”ne layık görüldük. YEDAŞ’ın mevcut teknolojik sistemleri, SCADA/DMS için güçlü bir alt yapıya sahip. Hayata geçirdiğimiz projelerle Avrupa standardında hizmet kalitesi ve operasyonel verimliliğe hızla yaklaşıyoruz.
YEDAŞ web sitesini kullanıcı dostu olacak şekilde yeniden düzenledik. Müşteriler, yeni web sitesi üzerinden talep, öneri ve şikayetlerini daha kolay, hızlı bir şekilde bizlere ulaştırabilecek. Elektrik dağıtım hizmetleri ile ilgili bilgilere web sitemizden ulaşabilecekler.
Ayrıca bu yıl içerisinde YEDAŞ186 Mobil uygulamasını hayata geçirdik. Akıllı cep telefonlarına ve tabletlere ücretsiz indirilebilen bu uygulama ile planlı elektrik kesinti bilgileri kullanıcılara önceden gönderilecek. Müşteriler konum ve fotoğraf göndererek kaçak elektrik kullanımı, arıza bilgilerini ve şikayetlerini paylaşabilecek.
0530 1060 186 numaralı WhatsApp hattımızla hizmet vermeye başladık. Aynı zamanda çağrı merkezi çalışan sayımızı 150 kişiye çıkararak güçlü bir kadro ile daha hızlı hizmet sunmak için geliştirme çalışmaları yaptık. Çalışan sayımızı 2000 kişiye çıkardık. Samsun, Ordu, Çorum, Sinop, Amasya’da sahada ve koordinatörlüklerimizde daha geniş bir ekiple hizmet vermek için geliştirme çalışmalarımızı yaptık.
SÜREÇLERİ DAHA VERİMLİ HALE GETİRECEK
2017 yılına yönelik büyüme hedefleriniz ve yatırım planlarınız neler?
Operasyonel (OT) ve bilişsel (IT) sistemlerden maksimum fayda sağlamak amacıyla geliştirdiğimiz Big Data projesi ile OSOS, SCADA, GIS sistemlerinden elde edilen büyük verileri bir veri algoritması içinde şekillendirerek süreçleri daha verimli kullanmayı hedefliyoruz. Uzaktan Erişimli Akılı Sayaç Okuma Sistemi ile müşterilerin sayaçlarını uzaktan okuyarak otomatik faturaya dönüştürebilmenin yanı sıra sayaç üzerinden kontrol merkezine gelecek bilgileri analiz ederek, abonelerin elektrik kesintilerini ve kaçak elektrik kullanımını gerçek zamanlı tespit edebileceğiz. 2020 yılı sonuna kadar yapacağımız SCADA/DMS sistemi genişletme yatırımları ile şebekeye uzaktan erişim oranını %80’e yükselterek kesinti süresini %40 oranında azaltmayı hedefliyoruz. Dünyadaki sektörel gelişmeleri ve mevcut gereksinimleri değerlendirerek şekillendirdiğimiz orta ve uzun vadeli teknolojik yatırım stratejimizi hayata geçirmeyi planlıyoruz. Sahayı uzaktan izlemek amacıyla çeşitli yatırımlar yapacağız. İş süreçlerimizde uyguladığımız teknolojik sistemleri, sürdürülebilir hizmet kalitesi, müşteri memnuniyeti ve operasyonel verimlilik öncelikleri doğrultusunda tasarlıyoruz. Sonuç olarak şebeke ve teknoloji yatırımlarımızla bölgemizde yer alan 677 megawatt lisanssız, 290 megawatt lisanslı güç olmak üzere toplam 967 megawatt kurulu gücün şebekeye bağlanması ve verimli şekilde kullanılıp, yönetilmesi için altyapı çalışmalarımızı tamamlamayı hedefliyoruz.
AKILLI ŞEBEKENİN YOLU AÇILMALI
Türkiye’de enerjiye olan talep her geçen gün artıyor. Bu talebin doğru şekilde karşılanabilmesi için özellikle hangi alanlarda ilerleme sağlanması gerekiyor?
Türkiye’de nüfus, kentleşme ve sanayileşmenin artmasıyla birlikte teknolojik imkanlardan faydalanma oranı da yükseldi. Bu değişim ve gelişimlerle birlikte enerji de insanların hayat kalitelerini artırmak ve yaşamsal faaliyetlerini sürdürmeleri için en temel ihtiyaçlardan biri haline geldi. Enerji talebinin artmasına paralel olarak doğal kaynaklar ve enerjiye olan talep de arttı. İstatistik verilere baktığımızda 2013 yılında 245 milyar 484 milyon kilowattsaat(kWh), 2014 yılında yaklaşık 255 milyar kilowattsaat(kWh), 2015 yılında 263 milyar 828 milyon kWh elektrik enerjisi tüketildiğini görüyoruz. 2023 yılında ise 450 milyar kWh civarında elektrik tüketim ihtiyacı olacağı öngörülüyor.
EPDK ve Enerji Bakanlığı, toplantılar ve mevzuat düzenlemeleri ile kalite, sürdürülebilirlik ve müşteri memnuniyetine yönelik teşviklerde bulunuyor. Bu düzenlemeler ve piyasa ihtiyaçları doğrultusunda, enerji tüketim potansiyelinde yaşanan değişimi değerlendirmek amacıyla öncelikle kalite standartlarına uymalı, teknolojik yenilikleri iş süreçlerine dahil etmeliyiz. Ayrıca müşteri memnuniyetini sağlamak amacıyla mevcut iletişim kanallarını geliştirmek gerekiyor. Yatırımlarımızı, sektör dinamiklerini, teknolojik gelişmeleri, tüketici talep ve beklentilerini değerlendirerek, hizmet kalitesini yükseltecek şekilde planlamalıyız.
Ayrıca yeni enerji kaynaklarına yönelmek enerji tedariği açısından büyük önem taşıyor. Bu nedenle enerji üretimi ile tüketici arasında önemli bir köprü rolünü üstlenen elektrik dağıtım şirketlerinin faaliyet gösterdiği bölgede, yapılmakta olan yenilenebilir enerji yatırımları hızlı bir şekilde tamamlanmalı. Orta Karadeniz’de 2020 yılına kadar 182 megawatt güneş, 71 megawatt rüzgar, 79 megawatt kojenarasyon, 757 megawatt hidrolik enerji üretim kapasitesi olup, bu kaynaklardan sadece 258 megawatt lisanslı güç devredeyken 9 megawatt lisansız güç aktif durumda.
Bölgemizin, lisanssız kapasitesi ise 204 megawatt güçtür. Lisanssız elektrik için yapılan başvurudan günümüze kadar 9 megawattlık gücün devreye alındığını görüyoruz. Daha fazla lisanssız elektrik gücünün devreye alınması için tesislerin kamulaştırılması, ilgili izin belgelerinin alınmasının kolaylaştırılması faydalı olacaktır. Ayrıca trafo merkezlerinde, lisanssız elektrik üretim bağlantısı için zamanında ve yeterli derecede kapasite hazırlanmalı.
2020’ye kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının %20’ye ulaşması hedeflenmektedir. Bu durum düşünüldüğünde şebekeye çok yoğun ve dağınık şekilde bağlanacak olan bu üretim kaynaklarının olumsuz etkilerini giderecek teknolojik önlemlerin alınması bir zorunluluk haline gelecektir. Bu nedenle dağıtım şirketlerinin, dağınık üretim yönetim sistemlerini de kısa dönemde akıllı şebeke kapsamına dahil etmesi kaçınılmaz olacaktır. Bu gerçekten hareketle Enerji Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan beklentimiz dağıtım şirketlerinin yatırım bütçeleri içinde yer alan teknolojik yatırımlara ait payın bir limit uygulanmaksızın belirlenmesi ve şirketler için akıllı şebeke yolunun açılmasıdır.
Kaynak: Energyworld Dergisi