Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, Ankaralı sanayicilerin nükleer enerji alanında teknoloji ve bilgi transferi çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, "Yalnızca kamu kurumları ya da yalnızca özel sektörün desteği ile nükleer alanda teknoloji transferi yürütülmesi mümkün görünmüyor ancak devletin liderliğinde, özel sektörün aktif katılımıyla başarı sağlanması mümkün." dedi.
Özdebir, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından düzenlenen "Nükleer Sektörde Kalite Yönetim Sistemi, Standartlar ve Nükleer Güvenlik Kültürü" konulu seminerde nükleer enerji alanındaki ilerlemenin Türkiye'nin değişimi ve gelişimine öncülük edeceğini söyledi.
ASO'nun nükleer güç santralleriyle ilgili Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının koordinasyonunda başlatılan çalışmaların içinde yer aldığını aktaran Özdebir, "Ankaralı sanayiciler olarak üzerimize düşen tüm sorumlulukları yerine getirme çabamızı sürdürmekteyiz. Yalnızca kamu kurumları ya da yalnızca özel sektörün desteği ile nükleer alanda teknoloji transferi yürütülmesi mümkün görünmüyor ancak devletin liderliğinde, özel sektörün aktif katılımıyla başarı sağlanması mümkündür." diye konuştu.
Özdebir, nükleer enerji sektöründe insan kaynağı, yerli üretim ve Ar-Ge çalışmalarının oldukça önemli olduğunu ifade etti.
ASO'nun Türk sanayicisinin nükleer enerji sektöründe yer alması için üç farklı proje üzerinde çalışmalarını sürdürdüğünü dile getiren Özdebir, yerli sanayi altyapısının nükleer sektöre uyum sağlaması için benzer faaliyet yürüten firmalarla ortak çalışmalar yürütmeyi hedeflediklerini anlattı.
Özdebir, bu kapsamda Japonya ile nükleer alanda iş birliğini geliştirmek amacıyla bir iyi niyet anlaşması yapmak istediklerini söyledi.
- "Nükleer enerji ekonominin her alanına ivme kazandıracak"
TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz da nükleer santrallerin ilk yatırım maliyetlerinin yüksek olmasına rağmen işletme giderlerinin düşük olduğunu belirterek, yüksek teknolojiyle ülkelerin bilimsel çalışmaları ve endüstrilerine önemli katkılar sunduğunu ifade etti.
Yerli sanayicilerin Türkiye'deki projelerde yer alarak tecrübe kazanmalarının büyük önem taşıdığını vurgulayan Yavuz, "Ülkemizde kazanılan tecrübe, uzun vadede dünyadaki diğer nükleer santral projelerinde de Türk şirketlerinin tedarikçi olabilmelerine zemin hazırlayacaktır. Yaklaşık 550 bin parçadan oluşan nükleer santraller, inşaat, elektrik-elektronik ve makine imalat sanayi gibi pek çok sektördeki yerli sanayiye dinamizm kazandıracaktır. Yani ülkemizdeki nükleer santraller sadece enerji üretmeyecek, sanayi çeşitlenmesinden teknoloji transferine, malzeme üretiminden istihdama kadar ekonominin her alanına ivme kazandıracaktır. Ulusal kalkınma hamlesinin itici gücü olarak nükleer sektör, Türkiye'yi cari açıktan kurtarabilecek önemli bir etken olacaktır." şeklinde konuştu.
- "İnşaatın tamamlanması için yerel endüstrinin katılımı da önemli"
Mitsubishi Heavy Industries Sinop Nükleer Güç Santral (NGS) Projesi uzmanı Mitsuru Uemura da proje hakkında bilgi vererek, yerlileşme sürecinin nasıl yürütüleceğini nükleer endüstride yer almak isteyen yerli sanayici ve uzmanlara anlattı.
Uemura, Sinop'ta kurulması planlanan, yaklaşık 4 bin 400 megavat kurulu güce sahip olacak santralin fizibilite çalışmalarının devam ettiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Proje dört fazdan oluşacak. Bu fazlar fizibilite çalışması, hazırlık aşaması, inşaat ve işletme. Şu an sahanın uygunluğunun ve ekonomik koşullarının çalışıldığı ilk aşamadayız. Ayrıca, yerel sanayinin kapasitesi dikkatli bir şekilde incelenmeli ve sürece dahil edilmeleri için çalışmalar yapılacaktır. İnşaatın tamamlanması için yerel endüstrinin katılımı da önemli."
KAYNAK: HABERTÜRK