Bunun üzerine Devlet Su İşleri’nde (DSİ) teknisyen olarak görev yapan Nevzat Bulut, İstanbul’un Avrupa yakasındaki elektrik dağıtımından sorumlu Boğaziçi Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi’nden (BEDAŞ) Murat Evci ile temas kurdu. Evci, “Pompalara giden elektrik hattını biz kestik” dedi, malzeme alınması halinde onarım yapabileceğini belirtti. Evci, 28 Nisan’da girdiği trafonun iç ihtiyaç hücresi denilen dördüncü ve son hücresinde 34 bin volt elektik akımına kapılarak can verdi.
Gelen telefonla hücreye girdi
Çatalca Cumhuriyet Başsavcılığı’nca bilirkişi olarak görevlendirilen elektrik mühendisi Mustafa Abidin Çanakkale, 24 Mayıs’ta raporunu teslim etti.
Rapora göre trafoda 12 Nisan’dan beri elektrik kesikti. Ana giriş sigortası indirilmiş, hücre kapağı sökülmüş ve yan duvara dayalı şekilde bırakılmıştı. Bir tanık ifadesine göre Murat Evci’ye trafoya müdahale etmesi için telefonla talimat verildi. Emirleri yerine getirmediği takdirde işine son verileceği veya görev yerinin değiştirileceği söylendi. Oysa Evci’nin Kuvvetli Akım Tesisleri’nde Yüksek Gerilim Altında Çalışma İzin Belgesi yoktu. Yeterli eğitim verilmeyen Evci, yanında bir elektrik mühendisi olmaksızın trafoya girdi. Buna rağmen orta gerilim kontrol kalemiyle kontrolünü yapan Evci, elektrik olmadığı için hücreye girdi. Ancak indirici merkez, Evci hücredeyken elektrik verdi. İşlem öncesinde merkez ile Evci arasında bir teyitleşme olmadı.
Yüzde 100 kusuru
Bu skandalın yanı sıra hücrede emaye tehlike ve işletme talimatı levhası ile izole edilmiş manevra çubuğu, pens, eldiven, halı ve sehpanın olmadığı anlaşıldı. Elektrik olduğunda açılmaması gerekirken hücre kapağının açık olduğu belirtilerek, “Kapağın otomatik kilit sisteminin bozuk olduğu, kapağın çift anahtarla çalışması gerekirken anahtarların da bulunmadığı, yüksek gerilimden koruyacak eldivenin olmadığı tespit edilmiştir” denildi. BEDAŞ Kemerburgaz İşletme Şefliği’nin “Elektriği kestik” demesi üzerine Evci’nin hücreye girdiği belirtildi.
Evci’ye kişisel koruyucu donanım verilmediği saptanarak, gösterilen orta gerilim eldiveninin de delik ve kullanılamaz halde olduğu saptandı. Trafo yapıldıktan sonra bir kez topraklama işleminin yapıldığı ancak sonraki yıllarda bu işlemin yinelenmediği belirlendi. Trafoda yangın köşesi ve yangın bildirim tesisatı bulunmadığı saptandı. Raporda, Evci içerideyken hücreye akım veren Kemerburaz veya Ahmediye’deki indirici merkezin yüzde 100 kusurlu olduğu, Evci’nin ise kusursuz olduğu ifade edildi.
BEDAŞ'TAN AÇIKLAMA
BEDAŞ'tan yapılan açıklamada işçi Murat Evci onarım yaptığı sırada elektrik verildiği iddiasının gerçek dışı olduğu savunularak, şöyle denildi:
"Müteveffa kazanın olduğu dağıtım merkezine girdiği sırada söz konusu noktada enerji bulunmaktadır. Bu nedenle dağıtım merkezine arıza onarımı sırasında elektrik verildiği yönündeki beyanlar hiçbir şekilde gerçeği yansıtmamaktadır. Bu husus kurumun resmi kayıtlarında mevcut olup tüm çalışanların da bilgisi dahilindedir. Bilirkişi raporu, maddi gerçeğe ulaşılmasını engelleyen, yanılgı ve yanlış tespitler içermektedir. Bu nedenle bilirkişi raporu kaza ile ilgili olarak yargı süreci sonuçlanmadan bir kanaat ve hüküm oluşturmaya elverişli değildir. Konuyla ilgili olarak şirketimiz tarafından gerekli itirazlar Çatalca Cumhuriyet Savcılığı’na yapılmış bulunmaktadır."